Sayfalar

2 Nisan 2011 Cumartesi

Örgü Örme Eylemi

İzmirde kendime tunik örerken sırf şakasına halama
"Aa, dur alışveriş merkezine giderken de yanıma alayım starbucks'ta otururken örerim." dedim. Halamsa
"Eğer böyle bir şey yaparsan seni tanımam!" deyip lafı kestirip attı.

İşte o anda kafamda şimşekler çaktı. Biz insanlar dışarıda davranışlarımızı hep başkalarına göre şekillendiriyoruz. "Elalem ne der", "kafede yan masadaki kadın ne söyler", "acaba şunu yaparsam bana gülerler mi?" gibi şeylere iyice kafayı takmış durumdayız. Ben de düşündüm ki madem böyle. Ben bir kaç arkadaş çağırayım yanıma, alalım şişleri, tığları, gidelim starbucks'a, kahveleri içerken bir yandan da örgü örelim. Hem bu eylemi bir tık öteye de götürelim. Boş boş konuşmayalım edebiyattan sanattan, bahsedelim. Ki eylemimiz iyice dikkat çeksin. Ve dediğim gibi de yaptık. Oturduk kahveleri aldık. Sakince sanki çok normal bir şeymiş gibi poşetten şişleri yünleri çıkarıp örmeye başladık. Dört kişiydik. Birisi örmedi. Onun eline özellikle kitap verdik. Bir arkadaş tığ ile dantel ördü. Ben ve diğer arkadaş ta mor yünden öylesine şeyler örmeye başladık. Yalnız ben bir ara, örgü örmeyi bırakmış, kendimi şişle masaya hayali olay örgüsü taslakları çizerken buldum. Dantel ören kişi "uff kitap gibi kız uğraştırıyorsun bizi." derken bir baktım, dantelin içinde kaybolmuş bile. Bizi ne görüyor ne dinliyor. Eylem falan hak getire. Eline kitap verdiğimiz arkadaş "banane ya ben de örmek istiyorum." diye kıvranıp duruyor. Anlayacağınız ilk başta çaktırmasak bile elimize örgümüzü aldığımızda yüzümüz kızarıyorken bir de bakmışız ki kabuğumuz çoktan kırılıvermiş.

Çevredeki insanların tepkiyse görülmeye değerdi doğrusu. Bir oğlan resmen arkadaşı uzun uzun kesti. Bir çift bizimle konuşmak için çeşitli bahaneler uydurdu. Yan tarafımızda oturan adam inatla kafasını çevirmeden bizi izledi. Ve içeri giren çıkan neredeyse herkes baktı, ilgilendi, güldü. hmm dedi vel hasılı kelam bizimle ilgilendi. He, bu arada kadıköy starbucks'taki baristalar da tepkisiz ve güleryüzlü olmak üzere eğitildiklerini bir kez daha ispatlamış oldular.

Bizim bunu yaparkenki amacımız hem kendi kabuğumuzu kırmak, hem insanların farkındalığını arttırmak hem de starbucks gibi kafeden öte anlam atfedilen yerlerde özellikle çıkıntılık yapmak, dikkat çekmekti. Ve amacımıza ulaştık.

Aslında asıl macera biz örgü örerken değil de ipleri satın alırken oldu. O çok komik işte. Haliyle amacımız sadece sarmak ve örmek üzerine kurulu olduğundan en ucuz ipleri arıyoruz ya tuhafiyedeki kadın soruyor. "Ne için alıyorsunuz?" diye. Bense içimden "Hiç sarmalık, örgü örmelik, öyle..." diyor dışımdansa hiç bir şey diyemiyorum. Düşünsenize starbucks'ta örgü örme eylemi yapacağız da diye anlatmaya başladığımı. İşin yoksa şimdi anlat dur.

Neyse efendim. Kadıköy'de işte böyle değişik, kurmaca bir macera yaşamış olduk. Mutluyuz huzurluyuz

8 yorum:

  1. :)))))))) Eğlenceli ve hoş olmuş. En azından farklı. Herkes gibi basmakalıp olmadığınızı göstermişsiniz. Tebrik ederim. Eylemlerin devamını bekliyorum. Arkadaşlarını da tebrik ediyorum.

    YanıtlaSil
  2. devamını diliyorum... :)

    YanıtlaSil
  3. =) Helal olsun gerçekten çok eğlenceli ve güzel bir şey yapmışsınız. Hoşuma gitti.

    YanıtlaSil
  4. Sıradısı olmak, enteresan :D İnsanların dikkatini cekmeye calısmak neden bayanlara has bi özelliktir o da ayrı bir mesele :) Starbucks'a oturup kağıt oynayan erkek grubu da görülmemiş bi sey mesela, aha denemek lazım lan...

    YanıtlaSil
  5. şirvan... eyvallah, yorumların beni mutlu etti. devamını getirmeyi planlıyorum.

    ruşen... yapmaya çalışacağım :)

    sweet leaf... sağol. gerçekten de çok eğlendik.

    hitman-3... hakkaten ya siz erkeklerde kendi eyleminizi gerçekleştirebilirsiniz. :D

    YanıtlaSil
  6. nezaket topal15 Ekim 2012 21:05

    çok hoş bir eylem olmuş bunu birtek örgüyle sınırlı kalmasın mesela okuma günleri saatleri yapılabilir nasıl fikir

    YanıtlaSil
  7. o değil de sen ne zaman geliyorsun izmir'e bakem?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yav o işler biraz karıştı. Ben ilk fırsatta diyeyim en iyisi.

      Sil

Yorum alın, yorum yapın. Bloglara can verin.