Sayfalar

7 Ocak 2016 Perşembe

Ev Küçümsemece

Geçen gün, oturduğum civardaki sitelerin belli özelliklerinin olduğu bir konuşmanın içindeydim. Ben tabi ne neydir, hangi site nasıldır bilmediğimden bilgi bombardımanına tutuldum. Yani yalnız yaşayan biriyim ama aile sitesi nasıl olur, civardaki hangileri aile sitesi anlatıp durdular. Ben de garip, n'apsın kafa sallaya sallaya "hııı demek böyle oluyormuş." diyerekten dinledim. Bu arada benim oturduğum site öyle artık eskisi gibi ailelerin tercihi değilmiş. Yavaş yavaş ayağa düşüyormuş. Falan filan. Bir an önce evimi değiştirmeliymişim. Şimdi konuyu buradan alıp bir şeye geleceğim. Sürekli evimi kötüleme hallerine.

Kıskanıyorlar mı, gerçekten beğenmiyorlar mı, yoksa beni mi sevmiyorlar anlamıyorum. Belki de hepsi. Kimseye de derdini anlatamıyorsun ki. Kardeşim Diyarbakır'da çok çektim. Yalnız yaşıyorum. Rahat olsun, güvenli olsun, sıcak olsun. Bu kadar basit. Misal ana yoldan taksiye binip eve gidiyorum bir gün. Taksici "Bu binalar var ya, nasıl oturuyorsunuz var ya hepsi depremde yıkılacak. Pardon abla siz orda ev sahibi miydiniz?"

Sonra okuldaki bir öğretmen evimin üç  yıl içinde ne kadar değerlendiğini sorup sonra da cık cıklamaya başlamıştı. Neden fazla artmadığını sorgularmış gibi yapıp ufaktan küçümsedi beni. Yahu kardeşim evi satıp satıp yeniden almak için almadım ki. Oturmak için aldım. Hem de bir mani olmadıkça oldukça uzun bir süre. Yani değerlense ne olur değerlenmese.

İşte bir de yukarı da anlattığım gibi tek yaşadığım halde aile sitesi değil artık seninki diye küçümsemek.

Amaaan sen de, Kitap Gibi Kız. Kafanı taktığın şeye bak! 

4 yorum:

  1. Biz buna çekememe ve kıskanma diyoruz. İstanbul gibi bir yerde herkes kendi evinin hayalini kurar ama bu hayal yaş kemale ermeye yakın gerçek olur. Genç bir öğretmenin ev sahibi olması ise kötülenmesi gereken bir durumdur. Çünkü onun hayallerini siz gerçekleştirmişsinizdir. Bu durumda ya evin semti kötülenir ya evin koşulları kötülenir.
    Ben de tek başıma kalıyorum. Eşinden ayrılmış ailesinin yanında çocuğuyla kalan bir hoca bunu duyunca ayyy o ne ya tek başına, yaşanmaz öyle insan sıkılır dedi. güldüm ne diyeceğim. suratına eminim her gün evde o hengameden kaçıp kendi yaşantını kurmayı hayal ediyorsun demek isterdim. demedim tabi :D

    YanıtlaSil
  2. kapısından girdiğinde derdin, kederin üzerinden akıp gitmiyorsa, için huzurla dolmuyorsa, içinde dünyanın en sıcacık canlıları bulunmuyorsa neyleyim o evi süper lüks olsa..

    YanıtlaSil
  3. "Hangi semt hangi site" dermişim şaka huzırlu olduktan sonra başka ne derse desin boş

    YanıtlaSil
  4. gürültü... haklısın sanırım. insanlar çekemiyorlar.

    narçelen, thares... huzurluyum ya çok şükür. evimi seviyorum

    YanıtlaSil

Yorum alın, yorum yapın. Bloglara can verin.