Bazen oluyor. Ara ara numarasını bilmediğim insanlar "Naber kitap gibi kız" diye mesaj yazdıklarında onların kim olduklarını sormaya utanıp "iyiyim sen nasılsın" diye cevap atmayı tercih ediyorum. Zira diyorum ki "eğer benimle bu kadar samimi bir şekilde mesajlaşacak yetkiyi kendinde görüyorsa günlük hayatta çok iyi tanıdığım birisi olsa gerek." Ama kendimi koskoca bir riske de atmış oluyorum aslında. Çaktırmadan attığı mesajlardan onun benim neyim olduğunu çıkartabilmek riskine... Tabi işler maalesef hiç de istediğim gibi sonuçlanmıyor. Tıpkı şu vereceğim örnekte olduğu gibi.
1. Mesajlaşma
- Canım nasılsın?
- İyiyim ne olsun, pineklemece. ( Şimdi bu akrabadan biri ise pek lakayt oldu. Fakat tepki gösterirse, kim olduğunu keşfedebilirim.)
- Hmm, iyi bakalım dersler nasıl gidiyor? (Sınıftan değil, belli.)
- Eh işte, pek çalıştığım söylenemez. Sen? ( Öğrenci mi değil mi?)
- Valla ben çok çalışıyorum, yarın vizeler başlıyor. (Benimki de başlıyor. Bizim okuldan demek ki.)
- Kolay gelsin o zaman canım. tutmayım ben seni. (Sıkıldım. Hem sınıftan da değilmiş, kim olduğuna sonra bakarım.)
- Tamam canım sağ ol görüşürüz.
ikinci mesajlaşma
- Kitap gibi kız naber? (Eyvah gene aynı numara. Kız mı erkek mi, onu keşfedebilsem bari.)
- Ne olsun işte pineklemece, sen? (Aynı stil yazayım da tanımadığımı belli etmeyim.)
- Kpss çalışıyorum işte, ara verdim. (Hmm son sınıf!)
- Ee hangi şehir düşünüyorsun bakalım? (Memleketten ip ucu çıkar mı acaba?)
- Konya tabiki:) (Tara tara tara! Son sınıf konya'lı kim var?)
- Ne güzel, insallah kazanırsın memleketini (Konya'lı olduğunu kesinleştirme mesajı)
- teşekkür ederim canım. neyse görüşürüz, ben ders çalışayım. (Kız bu galiba.)
Üçüncü mesajlaşma
- Naber (Samimiyiz belli)
- iyilik senden (Bu sefer daha rahat yazacağım.)
- Ne olsun, sen de müzeyyen hocanın notları var mı diye soracaktım. ( Oha! Bizim sınıftanmış.)
- Hangi ders kuzu? (Aynı hocanın iki tane dersi var. Atağa geçtim, risk alıyorum.)
- E.K.Ö dersi canım, bilmiyor musun? (Eyvah çakılıyoruz.)
- Yok canım tabi biliyorum. Notlar ben de var kuzu. (Çamura yatma)
- Tamam onları bana getirir misin yarın? (İşte şimdi s.çtık. Soracağız el mahkum.)
- Eyvallah da şeyy, galiba telefonu değiştirdiğimden numaralar eski telefonda kalmış. Adını sorsam çok mu ayıp etmiş olurum? (Hep de aynı yalana yatılır.)
- Aşkolsun kitap gibi kız, beni nasıl hatırlamazsın, hani senle aşağı inen yürüyen merdivene tersten bilmiştik ya. (Allahım, galiba o kadar samimiymişiz(!) ki, ismi kayıtlı olmasa da onu tanımam gerekti. Bir de o değil de, ulan ben bir sürü arkadaşımla yürüyen merdivene tersten bindim yahu.)
- Şey gene hatırlamadım desem (Battı balık yan gider.)
- Zehra ben.
- Aa, zehra nasılsın? (Bu kadar heyecan yapmasa mıydım?)
- İyilik, neyse hadi görüşürüz. (Samimiyetimize(!) son nokta da böylece konmuş oldu.)
....................
Tam bir umutsuz vak'ayım değil mi? :(
ah ah ahhh benden bir tane daha ya da senden bir tane daha da burda var demek istiyorum :)
YanıtlaSilben bir de telefonda konuşurken tanımıorum bazen :D
En başta sorsaydın keşke, sonradan lafı toplaması zor oluyo :D
YanıtlaSilĐëjάώυ... merhaba kulube hoş geldin :P
YanıtlaSil:: RockunzeL ::... ah ah her seferinde diyorum bu sefer soracağım diye gene yapamıyorum.
hoşbumdum :)
YanıtlaSilBlogda hakiki ismini yazamamanın sıkıntısı böyle şeylerde belli oluyor galiba, ya da ben çok yanlış anladım :)
YanıtlaSilSana "kitap gibi kız naber lan?" diye mesaj mı atıyorlar yoksa "ismin, naber lan?" diye mi mesaj atıyorlar? Dur bi tekrar okuyayım.
olmuyor, sorulmuyor.. artık her kimse ipuçları da işe yaramıyor bazen.. Zor iş bilmediğin biriyle mesajlaşmak..
YanıtlaSilaman tanrım! :D
YanıtlaSildirek sorsan çok güzel olurmuştu bence de :)
Hiç kimse... yok canım tabiki ismimi söylüyorlar. :) Kitap gibi kız günlük hayatta bayağı bir uzun kaçar zaten.
YanıtlaSiluğur.. evet ya. Bir böyle uzaktan tanıdıkmış gibi yazıyorlar bir yakın arkadaş gibi. Anlayan beri gelsin.
Bendiss... bence de kuzu bence de.