Sayfalar

19 Kasım 2010 Cuma

Şimdi Nereye Gidiyoruz

Bu bünye bilmediği yerleri gezmekten asla yorulmayacak yemin ediyorum. Daha Bozüyük'ten geldiğimiz anda ilk düşündüğüm şey şu oldu "Eee, şimdi nereye gidiyoruz?"

Buket Uzuner'in yolda kitabındaki yolculuk yapmaktan yabanıl ve marazi bir zevk duyduğuyla alakalı yazısını okuduğumda hah! dedim, işte bende bu duygunun aynısını yaşıyorum fakat böyle güzel ifade edememiştim. Bir de erkek kardeşimle birlikte okuduk biz bu kitabı, ne zaman "Ne anlıyorsunuz şu gezmeden" diye sorsalar birbirimize bakıp "yabanıl ve marazi bir zevk duyuyoruz." deyip ardından patlatıyoruz kahkahayı. Yahu şu okul bir bitsin, bir öğretmen olayım, maaşımı alayım, yemin ediyorum en ufak bir tatil imkanında ver elini o anda nereyi daha görmemişsem.

Hani bir miras kalsa, piyangodan şu kadar para çıksa diye sorduklarında bir çok insan bir araba bir ev alırım der ya ilk önce hah, ben sadece "Oh! Artık gezmek için para sorununu da hallettik." derdim herhalde. Yahu harbiden vakit ve para sorunu olmasaydı ben bu yazıyı Ankara'da battaniyenin içinde değil bilmem hangi Anadolu şehrindeki bir otel odasında veya bir tren koltuğunda bilmem nereye giderken yazacaktım. Neyse kısmet bakarsın belki gerçekten bir gün çok param ve vaktim olur da bir gölge yolcu gibi oradan oraya yolculuk eder dururum.

Yazının başında Bozüyük'ten geldiğimizde ilk cümlem "şimdi nereye gidiyoruz?" olmuştu ya ben gelecek programı da düşündüm aslında. Şimdi net bir vakit tayin etmedim ama yer kafamda tamamen sabit. Bilecik-Söğüt'e gidip adam akıllı gidilmesi gereken her yerini ziyaret etmek. Zaten bir iki tane ayartılmaya müsait kız da var çevremde. Şöyle günü birlik gider geliriz.

Not: Aslında size Bozüyük'te neler yaptığımızı anlatacaktım ya şu duygu yoğunluğu beni farklı yönlere öyle sürükledi ki ben de bilincimi koyverdim gitti. Söz hepsi aklımda. Bir sonraki yazım Bozüyük olacak.

7 yorum:

  1. Dün gece yatakta aynı şeyleri düşündüm.
    Tabi benim hayallerimde bi de bi dağın tepesine ev yapıp her Ramazan'da bir ay boyunca orda yalnız kalma da var.
    Ahh ahh... :) Belki bir gün. Hayır belki değil! Yapacağım bunu :)

    YanıtlaSil
  2. rengarenk... hadi inşaallah :)

    YanıtlaSil
  3. Ne güzel hayat ya..
    Ben de çok severim gezmeyi. Küçükken yaz tatillerinde arabayla memlekete giderken yol üzerinde bulunan şehirlere uğrardık. Oralarda 1-2 gün gezer tekrar yola koyulurduk. Bu şekilde birçok yeri gördüm. Şimdi büyüdük tabii babayla frekanslar pek uyuşmuyor, plan yapamıyoruz:)

    Bu sene de arkadaşlarla para biriktirip Amerika'ya gidecektik. Sonra Avrupa turu yapalım dedik. Şimdi de bisiklet alıp Türkiye turu yapalım diyoruz. 3 ay gezebildiğimiz kadar gezelim istiyoruz. Hatta kendimize rota bile belirledik:) Eğer cayma olmazsa bisiklette hemfikiriz:)

    YanıtlaSil
  4. AD... hakkaten ya bisiklet ne güzel bir fikir. Hem ne güzel anılarınızı da blogda paylaşmış da olursun, biz de okuruz :)

    Ya siz erkekler özeniyorum biliyor musun, etrafta zeynep değirmencioğlu'nun filmi gezerken, pippa bacca öldürülmüşken maalesef gezilerde güvenliğime ultra önem vermem gerekiyor. Bu yüzden bisikletle gezmeyi ne kadar çok istesem de yapamam.

    YanıtlaSil
  5. Kesinlikle katılıyorum. Ben de bisiklet turu nasıl olurdu diye çok merak ediyorum; ama nerdeee...
    Kız başına nereye?! xP :(

    YanıtlaSil
  6. harika :) ben kısa mesafeli yolculuklara bisikletimle çıkıyorum.
    örneğin izmir - urla. bu kadar eğlenceli ikinci bir yolculuk şekli olmalı. o da uçmaktır herhalde.
    e hepimize iyi gezmeler o halde.

    YanıtlaSil
  7. purpulacielo... eyvallah, seninki de çok eğlenceli olmalı. İyi gezmeler...

    YanıtlaSil

Yorum alın, yorum yapın. Bloglara can verin.